AT TÜRLERİ,DEĞİŞİK AT ÇEŞİTLERİ,ATLARIN TARİHÇESİ,EVCİLLEŞTİRME,AT BAKIMI,SEYİS
AT ÇEŞİTLERİ
Atlar genetik özellikleri bakımından farklı cinslerden oluşurlar
Taylar dış görünüş olarak anne ve babalarına benzerler İnsanlar o cinsin sürekliliğini sağlamak ve en iyi özelliklerini belirginleştirmek için; Cinsin seçilmiş damızlıklarını kendi Tayları ile çiftleştirmişlerdir Buna seçici üretim denir Bu sayede türün özellikleri standardize edilir, türün sürekliliği devam ettirilir
Atlar, kullanım amaçlarına uygun fiziksel özelliklere sahip olmalıdırlar Ağır işler için gücünden faydalanılan atlara Soğuk Kan’lı , hız ve çevikliğinden faydalanılan sportif amaçlı atlara da Ilık Kan’lı adı verilir
Binek atlarının tamamı ılık kanlıdır Dünyada 150’nin üzerinde Temel At cinsi mevcuttur
TÜRÜN TARİHÇESİ :
Güzel ,zarif ve çok yönlü Akhal – Teke atları ; At ırkları içerisinde Sovyet ülkeleri dışında günümüze değin çok fazla tanınmamaktaydı Bu inanılmaz tür hızı rahat yürüyüşü akıllılığı, eğitilebilirliği, dayanıklılığı ile günümüzde anavatanı ve Rusya dışında da hak ettiği önemi kazanmıştır
Yaşayan en eski at ırkı olan akhal – teke sıra dışı fiziksel gücünü ve duyarlı kişiliğini orta asya ülkelerinin kendine özgü doğa koşullarından almıştır Akhal – teke kanı birçok modern at ırkının gelişimini etkilemiştir Ancak yinede yüzyıllar boyu kendine has özelliklerini ( safkanlığını ) koruyabilmiştir
Akhal – Teke orijini Rusya nın kuruluşundan 3000 yıl öncesine dayanır Akhal – Teke sanıldığının aksine Ilık kanlı değil Soğukkanlı kategoride yer alır Ataları: Massaget , Parthian , Nisean , Persian , Türkmen ve son olarak da Akhal – teke dir
Güney Türkmenistan da yapılan araştırmalar sonucu uzun boylu güzel bir kemik yapısına sahip MÖ 2400 yıllarına ait iskelet kalıntıları bulunmuştur Irkın ismi ise ancak 19 yılların sonlarına doğru anlaşılmıştır İki kelimeden oluşan ismin anlamı : AKHAL adı ; bugünkü Türkmenistan da eski Pers imparatorluğunun da bir parçası olan Kopet dağlarının eteklerinde bulunan bir vaha’ dan gelmektedir Teke ise ; Türkmen kabilelerinden sonra bölgeye egemen olan ve yüzyıllarca Türkmen atı yetiştiren göçebe boy’unun adıdır
AKHAL TEKE
Yörenin coğrafyası da bu ırkın sıra dışı özelliklerine katkıda bulunmuştur Orta Asya tarihi boyunca sürekli değişen egemenlikler, ( Ticaretler ve Savaşlar ) Akhal vadisine ulaşamamıştır Teke kabilesi hazar denizinin batısında yer alan dağların güneyinde ve Çölün kuzeyine yerleşmişti Bu doğal korumalı bölge burada yetiştirilen bu atların genetik özelliklerinin korunmasını sağlamıştır Bölgenin sert iklim koşulları ( Kara kum çölü bölgenin % 90 nı teşkil etmektedir) aşrı sıcak , kuru soğuk ve kuraklık bu ırkın dayanıklılığını geliştirmiştir Atların iyi beslenmesi için taze otlar yılın sadece birkaç ayında bulunmaktaydı Evcilleştirilmiş Türkmen atları koyun yağı ile karıştırılmış tahıl ile beslenerek hayatta kalmayı başardılar
Türkmen kültürüne göre iyi bir at binicisinin ölümü ile yaşamı arasındaki farkı ayırt edebilmeliydi Akhal – teke sahibi için büyük bir kişisel onur kaynağı ve ailesinin değişmez bir parçasıydı Soğuk havalarda üzerine battaniye örtülür ve elle beslenirdi Boyun aksesuarları ve takılarla süslenirdi Akhal – tekeler de sahiplerine yakın bağlanır ve kendisine nasıl davranıldığı konusunda duyarlıdır
Akhal – teke’nin Rusya ile bağdaştırılması 500 yıl önce bu atların Rusya ya getirilmesi ile başlamıştır Ruslar bu ata ; uzun boylu, değerli asya atı anlamına gelen ve Türkçe kökenli olan ARGAMAK adını vermişlerdi Rusya da en iyi damızlık atlar bu ırktan kullanılmıştır BOINOU aygırı günümüzde yetiştirilen akhal – teke lerin atasıdır Rus askerlerinin Akhal – teke atlarına ilgisi Türkmenlerin ata bağımlı geleneksel yaşam biçimlerinden gelmiştir Ruslar bu ırkı geliştirmek ve irileştirmek için İngiliz safkanları ile çiftleştirmiş ancak bu girişim başarısızlıkla neticelenmiştir Eski Sovyetler birliğinde birçok at ırkı da aynı sonucu paylaşmıştır Savaşların baskısı , iç savaş , açlık ve eşitsizlik akhal – teke’nin sayısını ve genetik yapısını etkilemiştir Komünist rejimin bireysel sahiplenmeye getirdiği yasaklar sonucu at yetiştiriciliği de yasaklanmış bunun sonucu Akhal – teke’nin Sovyetler birliğinde gelişimi ve önemi kaybolmuştur
AKHAL – TEKE nin KARAKTERİSTİK ÖZELLİKLERİ :
Akhal – tekenin eşsiz bir görünümü vardır Başka hiçbir at cinsinde onun karakteristik ayırıcı özellikleri görülmemektedir Kafası uzun ve geniş bir alnı vardır Manalı bakan iri badem gözleri , dar ve dik kulakları uzun ve yüksek bir boynu vardır Vücudu uzun ve eğimli , dar bir göğsü uzun ve güçlü bacakları vardır Kas yapısı mükemmeldir Birçok rengi vardır, yaygın olarak yağız ve dorudur En belirgin özelliği ışıkta parlayan ve değişen metalik altın rengidir Üç alt türü vardır
1) Gelishikili , Peren ve kaplan orijini atlardır Yukarıda sayılan tüm özelliklere tamamen uyan türdür
2) Karlavach ve El orijini atlar Daha küçük yapılı fakat daha hızlı koşan bir türdür
3) Arab ve Dor bayram orijini Daha güçlü bir gövdesi vardır Dayanıklılığı ile bilinir Günümüzde bu ırkın 17 farklı orijini vardır, bunlardan 12 tanesi Boinov’a dayanır
Akhal – Teke aygırının yüksekliği 157,6 cm dir 1993 de değişik ülkelerde bulunan akhal – teke atları üzerinde bir çalışma yapılmıştır Bunların 88’i Türkmenistan , 51’i Rusya , 21’i Kazakistan dadır Buna göre cidago yüksekliği 159,2 cm ye uzadığı belirlenmiştir
AMERİKAN BENEKLİ ATLARI
TÜRÜN TARİHÇESİ ve ORİJİNİ :
İspanyol fatihlerinin soyundan gelen benekli atlar, Amerikanın batı bölümünün bir parçası olmuşlardır Evcilleştirildikten sonra çalışma kabiliyetleri ve dayanıklılıkları ile kovboyların sürü işlerinde kullanılmışlardır Amerikan yerlileri, bu beneklerin kutsal işaretler olduğuna inanmaktaydı Yıllar geçtikçe, vahşi batının dağlık bölgelerine uyum sağlamak için atletik yapılarının gelişmesine rağmen renkleri ve benekleri değişmedi Bu gelişme benekli atlara mükemmel bir serbest biniş, çiftlik, rodeo, iz sürme, yarış, gösteri ve çocukların yakın arkadaşı olma unvanını kazandırdı
CİNSİN ÖZELLİKLERİ :Çok yönlü yapıları vardır Benekli atlar genelde güçlü kemikli ve iyi dengeli atlardır Boynundaki ve kafasındaki benekler de ayrı bir güzellik katar Benekli atların renkli derisi soyunu belirler Çünkü en önemli özellikleri bu beneklerdir Beneklerin şekilleri sonsuz farklı biçimde olabilir Derileri daima beyaz ve bilinen diğer at renklerinden birinin kombinasyonu şeklindedir Benekler yuvarlak hatlı olup, göğüsten boyuna doğru uzanır Genelde Tobiano'ların yan taraflarında koyu renkler hakimdir Kuyruk ise çoğunlukla iki renklidir Overo'ların derisi de koyu veya beyaz olabilir Ancak Overo'larda beyaz renk atın kürek kemiği ile kuyruğunu geçmez Ayrıca Overo'ların kafalarında geniş beyaz lekeler vardır ve kuyrukları tek renklidir Bu atları ilgi çekici yapan lekelerinin genetik yapısının hala anlaşılamamış olmasıdır Her atın lekesi diğerinden farklıdır
AMERİKAN MUSTANG ATI
Mustang kelimesi İspanyolca da “sahipsiz, başıboş” anlamına gelen mesfeno kelimesinden gelir Bu kelime Birleşik Devletlerdeki vahşi atları anlatmak için oldukça uygundur
Modern at yaklaşık olarak 3 milyon yıl önce evrimleşti ve bu yarıküreden yaklaşık 10000 yıl önce kayboldu Atın Kuzey Amerika’ya dönüşü Cortes ve De Soto kaşiflerinin Morocco Barbı, Portekiz Sorraiası ve İspanyol Andalusianı olan müthiş atlara binerek gelmeleriyle olmuştur
Pueblo Kızılderilileri ata binmeyi öğrenmiş ve bu yeteneği diğer kabilelere de geçirmişlerdir 1680 yılında Kızılderililer İspanyol kurallarına karşı isyan etmişler ve İspanyollar bu hızlı geri çekilme ile binlerce atı arkalarında bırakmışlardır Kızılderililer bu at sürülerini toplamış olabilirler Ancak onların özgürce koşmalarını tercih etmişlerdir İspanyol yerleşim bölgelerine baskınlar düzenleyip atları çalmak çok daha kolaydı Kızılderili baskınlarını durdurmak için İspanyol hükümeti sağlam at sürülerini Yeni Dünyaya getirdi Kızılderililerin ‘vahşi’ atların peşine düşecekleri ve İspanyolları rahat bırakacakları umuluyordu
10000lerce İspanyol atı Rio Grand’e götürüldü ve bu atlar 200 yıllık bir süre içinde sahipsiz vahşi atlar haline geldiler Bu atlar zamanla çiftçilerden ve kovboylardan kaçmış araba ve binek atlarıyla birleşerek sayılarını 1900 yılında 2milyona ulaştırdılar
Çiftçiler sığır sürülerine yer açabilmek için bu atları öldürmeye başladılar Bunun ardından 1970 yılında sadece 17000 at kaldı “Mustang”lar Batının tarihi ve öncü ruhunu temsil eden canlı sembollerdir 1971 yılında “Vahşi Özgür At Kurultayı” oluşturulmuştur Halka açık çiftliklerde yaklaşık 41000 mustang’ın bulunduğu tahmin ediliyor ve bunların sadece çok azı İspanyol kanı taşımaktadır
TÜRÜN ÖZELLİKLERİ:
Mustangler tüm şekil, renk, boy ve türde olabilirler Ortalama uzunlukları 142cmdir ancak 130cm veya 160cm olanlarını da sıklıkla görebilirsiniz Renkli, Palomino, Appolosa, Buckskin ve yağız renkte olanlar türün gelişimi esnasında zaman içinde oluşmuş türlerdir ancak bunlar da yaygın olarak görülür
HAYVANLARIN DÜNYASI